Beyinlerimiz Neden Hikâyeleri Sever?

Yazı Yaz

Bilim -Teknoloji Yorum Yaz Yazdır Tavsiye Et

19.1.2017 0 yorum 1095 okuma

Bugüne kadar yapılan araştırmalar, bir hikâyenin empatiyi harekete geçirebileceğini göstermiştir. Beyinde bulunan ayna nöronlar dediğimiz bir sistem sayesinde karakterlerin hissettiklerini biz de hissederiz. Hikâye bizi içine çektikçe duygularımızla bağlanır, çevremizdeki şeylerle bağlantımızı koparırız. Bu da bizim gerçekten kopup hikâye tarafından oluşturulmuş bir dünyada eğlenmemizi sağlar. Bu hayali dünyaya girdiğimizde ikna edilmeye karşı savunmasız kalırız, çünkü bütün savunma gücümüzü gerçek dünyada bırakırız. Gerçekle olan duygusal bağımız, hikâyeye olan inancımızı ve değerlendirmemizi olumlu etkiler.

Nörobilime (neuroscience) göre; bir deneyimle ilgili yazı okuduğumuz veya film izlediğimiz zaman, beynimiz konuya anlam katmak için “ben olsam ne yapardım” diye düşünür. Bu yüzden nöropazarlamacılar (neuromarketers), film izleyen kişilerin beyinlerinin verdiği tepki ve gerçek hayatta verecekleri tepkinin oldukça benzer olduğunu söylerler.

İyi bir anlatım, karakterlerin duygularını hissetmemizi sağlar. Lakin aynı zamanda beynimizin farklı yanlarını da harekete geçirir. Örneğin lavanta, tarçın, parfüm, kahve veya sabun kelimeleri; beynimizde kokunun işlendiği yeri harekete geçirir ve hayali kokular yaratır. “Şarkıcının kadife gibi sesi vardı” veya “Elleri kösele gibiydi” cümleler, beynimizde dokunma hissinin işlendiği bölgeleri harekete geçirir. “Topa vur” gibi cümleler ise hareketle ilgili bölgeleri uyarır ve kaslarınıza sinyal gönderir.

Bunların hepsi, beynimizin çevreye anlam katmak için bir simülasyon makinesi gibi çalışmasına güzel örneklerdir. Dil, memelilerin beyinleri için oldukça yeni bir kabiliyettir. Muz soymayı birini izleyerek de öğrenebiliriz dinleyerek de. Beyin için dinleme, okuma, izleme veya gerçekten deneyimleme arasında pek bir fark yoktur. Hepsinde beynin aynı noktaları uyarılır.

Nöropazarlama, filmler ve fragmanlar

Nörobilimin bir alt dalı olan nörösinematik (neurocinematics) filmlerin zihinde yarattığı etkiyi inceler. Yapılan araştırmaların çoğunluğu, gerilim filmleri gibi sağlam hikâyeli yapımların insanları duygusal olarak etkilediğini gösteriyor. Bu filmlerdeki duygusal sahneler boyunca göz hareketleri ve beyin faaliyetleri film ile senkronize olur. Komedi filmlerinin gerilim filmlerinden daha az senkronizasyona neden olmasıysa gariptir. Belki de Edmund Kean’in ölmeden önce söylediği “ölmek kolay, asıl komedi zordur” sözü doğru bir tespittir.

Filmler aynı zamanda seyirciyi yönlendirir, hedef seçtirir ve davranışları etkiler. Bu konuda yapılan araştırmalar, filmlerin yönlendirici etkisinin karanlık yanlarına odaklanmıştır. Örneğin vahşet filmleri izleyen çocuklar ve yetişkinlerde şiddet içeren davranışların arttığı gözlemlenmiştir. Tabii filmlerin aynı zamanda fedakârlık ve ahlak gibi konularda da insanları iyiye yönlendirdiği olmuştur. Lakin bu konular araştırmacıların pek dikkatini çekmemiştir.

Kendileri de küçük bir film olan fragmanlar, belirli bir pazarlama amacının peşinden koşarlar: Seyircileri filmi izlemeye teşvik etmek. Geleneksel yönteme göre araştırmacılar fragmandan sonra seyircilere “filmi izlemeye gidecek misiniz?” diye sorar. Nöropazarlama araştırmalarıysa bize daha fazlasını sunar. Özgünlük ve benzerlikten etkilenmeyi, sahnelere verilen duygusal tepkiyi, dikkat değişimini, hafıza dizilimini, yaklaşım motivasyonunu ve seyirci senkronizasyonu nörobilimle ölçülebilir. Böylece filmin potansiyel izlenme oranı çok daha tutarlı bir şekilde tespit edilebilir.

			1095
Yer	Bilim -Teknoloji 19.1.2017	0 kişi beğendi 0 kişi beğenmedi
Etiket	#beyin #hikaye #film
Kaynak

Yorum yapabilmek için Üye Olun veya Giriş yapın

Cumhur Ceylan
adlı kullanıcının diğer yazıları

	Google ile akıllı arama
	Seo Hizmetleri 1624 okuma

	Facebook hesabımı nasıl kalıcı olarak silerim
	Seo Hizmetleri 1626 okuma

	Dizüstüde 11 saat pil ömrü
	Seo Hizmetleri 1314 okuma

	İnternette 8 saat geçirenler dikkat!
	Seo Hizmetleri 1338 okuma

	3 bilgisayardan 2'sine korsan yazılım yüklend
	Seo Hizmetleri 1486 okuma

	İş Dünyası Neden Sosyal Medyada Olmalıdır
	Seo Hizmetleri 1438 okuma

	Sosyal medya, geleneksel haberciliği nasıl so
	Seo Hizmetleri 1784 okuma

	İnsanlar Sanal Hapishanede Gibi İnsanlar Bağı
	Salih Kahrıman 1347 okuma

	Zaman Tüneli markalara yaramadı
	Seo Hizmetleri 1521 okuma

	Dolandırıcıların Yeni Yöntemi Telefonda Hipno
	Faruk Cansu 1573 okuma

	Pardus 2013 Resmi Olarak Tanıtıldı
	Seo Hizmetleri 2424 okuma

	Zaman Tüneli Türk kullanıcıları küstürdü
	Seo Hizmetleri 1368 okuma

	Silikon Vadisi Yöneticilerinin Çocukları
	Seo Hizmetleri 1187 okuma

	Sizi Google'da kim aradı? Bunu bilen bir inte
	Seo Hizmetleri 1353 okuma

	Abd, Almanya Ve İngiltere Türkiye'yi Dinliyor
	Cumhur Ceylan 1166 okuma

	Birşeyler yaz


Adınız :
Gidecek E-posta :


Adınız :
Rapor nedeni :

Adana	Bitlis	Giresun	Kırşehir	Sakarya
Adıyaman	Bolu	Gümüşhane	Kilis	Samsun
Afyonkarahisar	Burdur	Hakkari	Kocaeli	Siirt
Ağrı	Bursa	Hatay	Konya	Sinop
Aksaray	Çanakkale	Iğdır	Kütahya	Sivas
Amasya	Çankırı	Isparta	Malatya	Şanlıurfa
Ankara	Çorum	İstanbul	Manisa	Şırnak
Antalya	Denizli	İzmir	Mardin	Tekirdağ
Ardahan	Diyarbakır	Kahramanmaraş	Mersin	Tokat
Artvin	Düzce	Karabük	Muğla	Trabzon
Aydın	Edirne	Karaman	Muş	Tunceli
Balıkesir	Elazığ	Kars	Nevşehir	Uşak
Bartın	Erzincan	Kastamonu	Niğde	Van
Batman	Erzurum	Kayseri	Ordu	Yalova
Bayburt	Eskişehir	Kırıkkale	Osmaniye	Yozgat
Bilecik	Gaziantep	Kırklareli	Rize	Zonguldak
Bingöl

Beyinlerimiz Neden Hikâyeleri Sever?

Paylaşımlarda Bulunun

Türkiye'nin Şehirleri