Uluçınar Köyü Kurtuluş Savaşı yıllarında kurulmuştur. Tahtacı Türkmeni olan Uluçınarlılar o yıllarda konar- göçer olarak yaşamaktaydılar. Yaz aylarında Pos Orman İşletmesinde orman işleri yaparak geçimini sağlayan köylüler, kış aylarında bu gün Uluçınar Köyünün bulunduğu seyhan nehrinin kenarında, etrafı dağlar çevreli ve ormanlarla kaplı güzel vedide oturmaktalardı. Bu alanı (nehir bükünü) 3- 4 yıl kadar kışlık oturma yeri olarak kullandıktan sonra, Uluçınar Köyünde ilk ev 1926 yılında toprak dam olarak kurulmuştur. Kurucusu, bu günkü Dönmez, Yildiz, Gök ve Boci sülalesinin dedesi olan GANİ KOCA dır.Bu nedenle Uluçınar Köyünün kurucusu GANI KOCA dır. Daha sonra bunu diğer evlerin kurulması takip etmiştir. "Çardak" diye adlandırılan ağaçtan barakalarda oba halinde yaşayan Türkmenler böylece yerleşik düzene geçmişler ve köylerini kurmuşlardır. İlk yıllarda köy statüsü bulunmayan Uluçınar, uzun yıllar Musulu-Mantaş Köyünü bağlı kalmıştır. Köy satatüsüne ancak 1950 li yıllarada kavuşmuştur. Köyün ilk muhtarı Dur Ali Tasçı dır. Seyhan nehri kanarında kurulu Uluçınar Köyü, yapımı sürmekte olan Yedigöze Barajı`nın suları altında kalacağı için, köylünün ev ve arsaları Baraj yapımını sürdürmekte olan Sanko Holdingin yan kuruluşları tarafından 2008 yılı içinde istimlak edilmiştir. Halkının büyük bir kesimi Adana da Kışla Mahallesinde oturan Uluçınar Köylüsü geçimini nakliyatçılıktan temin etmektedir. Bu arada esas mesleği olan tahtacılığa da devam eden çok sayıda küylü türküyenin hemen hemen her ilinde ve ilçesinde geçimini bu sektörden kazanmaya devam etmektedir.nakliye sektörünün kötüye gitmesi nedeniyle köyün bir çok kesimi günümüzde tahtacılığa geri dönmektedir.