Seydiler, İnebolu-Kastamonu karayolu üzerinde çok eski tarihlere dayanan bir yerleşim yeridir. Kuruluş tarihi kesin olarak bilinmemekle beraber, Merkez Çayır Mahallesinde bulunan Seyyid-i Zülfikar Camisi yanında bulunan minarenin 1112 yılında yapıldığı tespit edilmiştir. Bu da yörenin Selçuklular döneminde yerleşime açık olduğunun kanıtıdır.Anadolu Selçuklularının dağılmasından sonra Candaroğulları yöreyi egemenlikleri altına almışlar ve 1392 yılında Kastamonu Osmanlı topraklarına katılmıştır. Ankara Savaşı’ndan (1402) sonra Sinop’ta yaşayan İsfendiyar Bey yöreye hakim olmuştur. Osmanlı birliğini yeniden kurmayı başaran Çelebi Sultan Mehmet İsfendiyar Bey’i kendisine bağlamış ve Candaroğullarının Osmanlılara katılmasını sağlamıştır. Bunun ardından 1461’de Fatih Sultan Mehmet zamanında yöre, kesin olarak Osmanlı toprakları içerisine alınmıştır.Seydiler’in İpek Yolu üzerinde bulunmasından ötürü Seyyid-i Zülfikâr Camisi yanında kervansaraylar, deve hanları, hamamlar yapılmıştır. Ancak, Cumhuriyet döneminden sonra karayolu taşımacılığı ön plana geçince İnebolu Limanı önemini yitirmiştir.Cumhuriyet öncesi İnebolu ilçesine bağlı olan Seydiler, 1926 yılında Küre’nin İlçe oluşu ile oraya, 1944’te Devrekani’ye Bucak olarak bağlanmıştır. 1967 Belediye teşkilatı kurulan Seydiler, 1991’de Kastamonu’ya bağlı ilçe konumuna getirilmiştir. Coğrafi Konum : Batı Karadeniz Bölgesi’nde, Kastamonu İli’ne bağlı bir ilçe olan Seydiler, doğusunda Devrekani, güney batısında Daday, kuzey batısında Ağlı, kuzeyinde Küre ve güneyinde Merkez ilçe ile çevrilidir. İlçe toprakları düzlüktür. İlçenin belli başlı akarsuları Devrekani Çayı, Mancılık Çayı ve Takazlar Çayı’dır. Devrekani Çayı, Devrekani sınırları içinde bulunan Başakpınar Köyü’nden çıkıp, Seydiler sınırları içerisinden geçerek Cide ilçesi sınırları içinden Karadeniz’e dökülür. Diğer çaylar ilçe sınırları içerisinde Devrekâni Çayına katılır. İlkbahar aylarında akarsuların debisi fazlalaşıp, yaz aylarında debi sıfıra kadar inebilmektedir.