Ege Bölgesi’nde, Kütahya İli’ne bağlı bir ilçe olan Dumlupınar, kuzeyinde Altıntaş, kuzeydoğusunda İhsaniye, güneyinde Sincanlı, batısında da Uşak ili Banaz ilçesi ile çevrilidir. Kütahya’nın güneydoğu bölümünde yer alan ilçe Murat Dağı ile Ahır Dağı arasında bir platoda kurulmuştur. İlçe topraklarında küçük dereler dışında akarsuyu bulunmamaktadır. Ancak yer altı suları bakımından zengindir. Yüylük yolu üzerinde, Karagül Tepesi ile Akkaya arasında yapılan gölet dışında göleti yoktur. Deniz seviyesinden 1.222 m.yükseklikte olan ilçenin yüzölçümü 305 km2 olup, 2000 Yılı sayım sonuçlarına göre; toplam nüfusu 5.589’dur. İlçe, orman varlığı açısından oldukça zengindir. Ayrıca Dumlupınar ve Başkomutanlık Milli Parkları olmak üzere iki milli parkı bulunmaktadır. İlçede Karasal İklim hakim olup, yazlar sıcak ve kurak, kışlar soğuk ve yağışlı geçer. İlçenin ekonomisi turizm ve hayvancılığa dayalıdır. İlçe topraklarının verimsiz olmasından bağ ve bahçe ürünleri yetiştirilmemekte, tarımsal ürün olarak tahıl ve şeker pancarı yetiştirilmektedir. Hayvancılıkta büyük ve küçükbaş hayvan yetiştirilmektedir. Özellikle süt üretimine yönelik süt inek besiciliği yapılmaktadır. Ayrıca yayla, dağ ve orman turizmi açısından da oldukça zengin bir potansiyele sahiptir. İlçe topraklarında linyit kömürü, kaolen ve grafit madenleri bulunmaktadır. Dumlupınar ismi, bugünkü Merkez Camisinin bitişiğinde bulunan bir pınardan kaynaklanmaktadır. Halk arasında Dondupınar olarak söylenen bu isim zamanla Dumlupınar’a dönüşmüştür. İlçede arkeoloji kazı ve yüzey araştırmaları yapılmadığından tarih öncesine ait yeterli bilgi bulunmamaktadır. Dumlupınar’da bilinen ilk yerleşim Malazgirt Savaşı’ndan (1071) sonra Alaaddin Keykubat zamanında Kütahya ve çevresine Türkmen boylarının yerleşmesi sırasında olmuştur. Ayrıca Dumlupınar’ın güneybatısında bulunan yığma tepenin Selçuklu akıncı beylerinden Cafer Gazi’nin Bizans topraklarına akınlar yaptığı sırada şehit düştüğü yer olduğu sanılmaktadır. Dumlupınar tarihte ismini Kurtuluş Savaşı’nın sonuçlandığı Başkumandanlık Meydan Savaşı ile duyurmuştur. Yunan işgali altındaki Dumlupınar, T.B.M.M. Orduları Başkomutanı Mustafa Kemal Paşa’nın komuta ettiği Büyük Taarruz 26 Ağustos 1922’de Afyon Kocatepe’den başlamış ve Dumlupınar’da sonuçlanmıştır. 30 Ağustos 1922’de 61. Tümen tarafından kurtarılan Dumlupınar’da Mustafa Kemal Paşa aynı gece konaklamıştır. Atatürk’ün Dumlupınar’da karargah olarak kullandığı ev, bugün Anıt Müze olarak restore edilmiştir. Ayrıca Dumlupınar’da şehit olan 137.000 askerimiz anısına, 1992 yılında şehitlik yaptırılmış ve ilçe Kurtuluş Savaşı Anıtları ile donatılmıştır. Dumlupınar’ın büyük bir bölümü Milli Park kapsamına alınmış ve Tarihi Sit Alanı olarak tescil edilmiştir. Dumlupınar Cumhuriyetin ilanından sonra bucak niteliğinde olup, 1955 yılında Belediye teşkilatı kurulmuş, 1987 yılında da ilçe olmuştur. İlçede günümüze gelebilen tarihi eserler arasında; Merkez Camisi, Atatürk Evi Müzesi, Dumlupınar Kurtuluş Savaşı Müzesi, Kurtuluş Savaşı Şehitliği olup, bu şehitlikte, Mehmetçik Anıtı, Şehit Baba-oğul Anıtı, Milisler Anıtı, Gazi Mustafa Kemal Paşa - İsmet Paşa – Fevzi Çakmak Paşa (Üç Komutan Anıtı) bulunmaktadır.