Divriği, Anadolu’nun binlerce yıl uygarlık merkezi olmuş topraklarında, eski dünyanın neredeyse merkezinde bulunan bir şehirdir. Anadolu’daki tüm uygarlıkların izlerini taşıyan, camisi, kaleleri, türbeleri, bedestanları, hanları ve hamamları ile tarih dolu geçmişimizi ve günümüzü birlikte yaşayan bir şehirdir. DİVRİĞİ’nin tarihini dört bölümde incelemek mümkündür 1- Bizans devri ve öncesi 2- Anadolu Beylikleri (Mengücekoğulları) 3- Osmanlı İmpatorluğu dönemi 4- Cumhuriyet dönemi Divriği'nin bilinen en eski adı ve tarihi Hititlere kadar uzanır. Divriği’nin bilinen en eski adı NİKOPOLİS (Zafer şehri) olarak geçmektedir. M.Ö. 90 yıllarında Pont Kralı Mitridat ile Romalılar arasında yapılan savaşı Roma ordularının komutanı Ponpei kazanmış ve bu başarısını ebedileştirmek için şehre NİKOPOLİS adını vermiştir. Eski Yunan yazılarında “APBRİKE” olarak görülen Divriği, Roma İmparatorluğunun bölünmesinden sonraki Doğu Roma (Bizans) devrinde adı “TEPHRİKE” (Tefrike) olarak yaygınlaşmıştır. Arap coğrafyacılar ise şehrin adını ilk kaynaklara uygun olarak “APBRİK” olarak tespit etmişlerdir. Pavlikanların merkezi olan şehre Arapların “MADİNAT AL-BİYALİKA” adını verdiklerini görüyoruz. Osmanlı döneminde DİVRİK olarak anılan şehir, Cumhuriyet döneminde DİVRİĞİ adını almıştır.